Tarot bir kehanet aracı değil, içsel rehberliğin kapısını aralayan simgesel bir dildir.
Bu yolculukta önemli olan, falın ücretli ya da ücretsiz olması değil; ne kadar özenle yapıldığı ve ne kadar içten yorumlandığıdır. Gerçek bir tarot deneyimi, kartların yüzeyindeki sembollerin ötesine geçip kişinin sezgileriyle buluştuğu yerde anlam kazanır. Kimi zaman bir dostun samimi uyarısı, pahalı bir danışmanlıktan çok daha derin bir etki bırakabilir.
“Yüzde yüz doğru sonuç” gibi iddialar, tarotun doğasına aykırıdır.
Çünkü tarot, kesinlik vaat etmez; olasılıkları, farkındalığı ve içsel dönüşümü işaret eder. Her kart bir ayna gibidir — görmek isteyen için yol gösterir. Bu yüzden gerçek bir tarot yorumu, fiyat etiketiyle değil, niyetin saflığı ve yorumcunun sezgisel derinliğiyle değer kazanır.