Bir zamanlar uçsuz bucaksız bir denizin ortasında, tahtı sakin dalgaların üzerinde usulca yüzen bir kral vardı; elinde tuttuğu altın kupa duygularının derinliğini ve bilgeliğini simgeliyordu. Kralın taçlı başı sezgisel güçlere açık oluşunu, ayaklarının hafifçe suya temas etmesi ise duygularıyla güçlü bir bağ içinde olduğunu gösteriyordu. Zorlu fırtınalarda bile dengesini ve sakinliğini koruyarak, kalbinin sesini dinleyip çevresindekilere anlayışla rehberlik ederdi. Bu kart sana, iç dünyanla uyum içinde kalarak duygusal zekânı ve sezgilerini kullanman gerektiğini fısıldar; böylece hayatın dalgalarında huzurla yol alabilirsin.
Bir zamanlar duyguları ve sezgileri yöneten bilge bir kral, içindeki derin sularda kontrolü kaybetmeye başlamıştı; tahtının etrafındaki sakin denizler artık fırtınalı ve bulanıktı. Kralın elindeki altın kupa ters dönmüş, içindeki su yere dökülmüş, bu da duygusal dengesizliğini ve içsel karmaşasını simgeliyordu. Eskiden şefkat ve anlayışla yöneten bu kral, şimdi kendi korkuları ve bastırdığı duyguların esiri olup, çevresindekilere karşı kayıtsız ve uzak hale gelmişti. Bu hikâye bize King of Cups ters konumda çıktığında, duygusal dengesizliklere, iç dünyamızda bastırılmış hislere ve sezgilerimizi göz ardı ederek içsel bilgeliğimizden uzaklaşmaya işaret ettiğini fısıldar.