Bir zamanlar, iki güçlü atın çektiği savaş arabasında genç ve korkusuz bir savaşçı vardı; bu savaşçı, dizginleri sıkıca tutarak, içindeki zıt güçleri dengeleyip, hedeflediği zaferi elde etmeye kararlıydı. Göğsündeki zırh, iradesinin kuvvetini ve kendine olan güvenini simgeliyor, başının üzerindeki yıldızlı gökyüzü ise kaderin onu desteklediğini gösteriyordu. Yolundaki tüm engellere rağmen, o savaşçı kararlılıkla ilerleyerek, iç disiplin ve cesaret ile amacına ulaşıp zafer tacını giymeyi başardı. İşte "The Chariot" kartı, içindeki kararlılık ve disiplinle kendi kaderini yönlendiren kişinin, engelleri aşarak zafer elde etmesinin hikayesidir.
Bir zamanlar güçlü bir savaşçı, zafer arabasıyla yol alırken atlarının kontrolünü kaybettiğini fark etti; gururu ve hırsı onu dengesizliğe sürüklemişti. Siyah ve beyaz atlar farklı yönlere çekiştirirken, savaşçı dizginleri elinde tutmakta zorlanıyor, kararsızlık ve iç çatışma onu hedefinden gittikçe uzaklaştırıyordu. Zafer arabasının tekerlekleri çamura gömülmüş, yıldızlarla süslü gökyüzü savaşçıya rehberlik etmeyi bırakmıştı. O an anladı ki, gerçek güç dışarıda değil, kendi içindeki dengeyi ve kontrolü sağlayabilmekteydi.